KUTLAMA

Enerjinin oldukça yogun olduğu hatta duygusal travmalarımızı tetikleyerek bizi sıkıştırdığı bu dönemde hayatımızda sürekli tekrarlanan bir konuyu ele alalım ve üzerinde düşünelim. Almamız gereken mesajı soralım ve serbest bırakalım. Beden-zihin-ruh senkronizasyonuna hizmet etmeyen her şeyi serbest bırakalım çünkü üçü arasında uyum olmadığında dengemiz bozulur. Merkezimizde olmamızı engelleyen her ne ise zihin odaklıdır ve ruhumuza hizmet etmez. 

Düşüncelerimiz eterik bir etkidir. Beyinde dolaşmaya başladığında beyindeki devreleri ateşleyen ve belirli kimyasallar salgılanmasını sağlayan bir etkidir. Bu etki bedenimize sinyallar gönderir ve düşündüğümüz şekilde hissetmemizi sağlar. Yani aslında düşünce varoluş gerçeğimizdir. Düşünce olmasa ne beynimizdeki devreler ateşlenir ne de bedenimiz duygusal salınımlar yoluyla deneyimleyebilirdi. Descartes' in ünlü önermesi;

"DÜŞÜNÜYORUM  O HALDE VARIM."

Düşüncelerimiz kaderimizi yaşama şeklimizi etkiler çünkü olumlu düşüncelerimiz olumlu hisleri, olumsuz düşüncelerimiz mutsuzluğu tetikler. Bedenimizden yayılan frekans bizi uygun alanlarla eşleştirir dolayısıyla bizden yayılan manyetik alan ile ilgili olay ve kişilere çekiliriz. Kısacası dünya oyunu düşüncelerimiz ile şekillenir. Çünkü düşüncelerimiz doğrultusunda zihnimiz yapılandığında kısır bir döngü başlar; düşündüğümüz şekilde hissedip, hissettiğimiz şekilde düşündüğümüz bir döngüde takılıp kalırız. Ne zamana kadar mı? Düşüncelerimizi fark edip kontrol etmeye ve değiştirmeyi öğrenene kadar...

Düşüncelerimize odaklanalım ve hangi düşüncelerimizin hangi duyguları tetiklediğini ve hangi deneyimleri çektiğini görmeye çalışalım. İyilik, doğruluk ve güzelliğe hizmet etmeyen duygularımız bizi ben bilincine, bencilliğe taşır. Egomuza ve bize fısıldadıklarına dikkat edelim; ikiliğe düştüğümüz konuların farkına varalım. 

İstediğimiz her şey zıttı ile gelir bu yüzden istemeyi bırakıp akışa bırakalım ve anın tadını çıkaralım ki direnç yaratarak hayal kırıklığı yaşamayalım. İsteklerimiz yaydığımız frekans ile uyumlu olarak gelir; rahatlık, konfor, bolluk, bereket, şükür ve sevgi yayalım. Şükretmek en güçlü duadır. İstememeyi isteyelim ki hak ettiğimiz ile buluşalım.

"Hiç kimse kendisi için gizlenen müjde ve mutluluğu bilemez." (Secde Suresi 17. Ayet)

İç sesimizi dinleyerek bize gelen İlahi mesajları fark etmeye çalışalım, kendimizi kısıtlamak yerine 'benim için en güzelini sen bilirsin' diyerek Yaradan'a teslim olalım. 

Suyun önüne set çekmeyi bırakabilirsek suyla birlikte akabiliriz, iç sesimizi dinleyelim, parçalara odaklanarak sürekli haklı olma çabasında olan zihnimizi susturalım. Kendimizi şifalandırmak istiyorsak neleri istediğimiz kadar neleri istemediğimizi de sorgulamalı ve serbest bırakmalıyız. Tutunduğumuz her şeyin sınavımız olduğunu unutmayalım.

Sınırlar koymayalım ve AN'da, akışta yaşayalım ki gelecek olan enerjinin önünü kesmeyelim. Ruhumuz ihtiyacımız olanı bilir ve gelişimimiz konusunda bir yön çizererek bizi yönlendirir. Zihnimiz ise bütünü göremediği için bizi sınırlı bir alana hapseder ve aynı döngünün içinde tutar. Zihnimiz sürekli konuşur; eleştirir, yargılar, suçlar... Oysa ruhumuz ihtiyacımız olanı bilir ve bizi ihtiyacımız olana yönlendirir. Şimdi sürekli tekrarlanan hangi döngünün içinde olduğumuzu fark etmenin ve serbest bırakarak şifalandırmanın tam zamanı... Sevgiye hizmet etmeyen tüm duygu ve düşüncelerimizi serbest bırakmanın tam zamanı... Doğaya çıkmanın ve derin nefesler alarak şükür duygusuyla titreşmenin tam zamanı... Sevgi yayarak hem kendimizi hem de çevremizdekileri şifalandırmanın TAM ZAMANI...

 

Duygusal devinimlere takılmadan teslimiyet bilinci ile İLÂHÎ AŞKI yapılandırmaya çalışalım. Hakikat ile ilgili çok konuştuk ve tartıştık işte şimdi öğrendiklerimizi hal haline getirmenin tam zamanı... Bir kitap okur gibi kendimizi okuyalım. Farkındalıklı yaşayabiliyor muyuz? Farkındalıklı yaşayabildiğimizin farkında mıyız? Hakikati hal haline getirebildik mi? İkilikleri BİRleyebildik mi? Doğa ile uyumlanmayı başarabildik mi? 

Bu sabah Sezen Aksu' nun 'Kutlama' şarkısının sözlerini mırıldanarak uyandım. Her şey yolunda ve her şey olması gerektiği gibi ilerliyor sevgi, neşe, keyif ve coşku dolu bir gün diliyorum... 

KUTLAMA

Memleketime çoktan bahar gelmiştir

Başakları şimdiden göğe ermiştir

Dağlarını gelincik basmıştır

Yer, gök ve yürek çiçek açmıştır.

Kirazlar olmadan tez vakitte

Asmanın sürgün veren dallarında

Nergisin, zerenin taç yapraklarında

Seninle baharı kutlamaya geliyorum.

Başımı omzuna yaslamaya

Hayata yeniden başlamaya

Bağında, bahçende, pınarlarında

İçimi yıkamaya geliyorum.

Caddelerinde kızlarla oğlanlar

Oynaşıyordur şimdi, ah! hem de nasıl

Başlayan, biten, tazelenen aşklar

Başlıyor ömrümüzde yeni bir fasıl.

Kirazlar olmadan tez vakitte

Asmanın sürgün veren dallarında

Nergisin, zerenin taç yapraklarında

Seninle baharı kutlamaya geliyorum.

Başımı omzuna yaslamaya

Hayata yeniden başlamaya

Bağında, bahçende, pınarlarında

İçimi yıkamaya geliyorum.