Kayıtlar

Eylül, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Eşyanın Hakikati

Resim
Eşyanın hakikatini bulmak üzere yola çıktığımızda önce her şeyin birbirine bağlı olduğunu fark ederiz. Algıladığımız birlik ve bütünlüğün nasıl titreşerek şekilden şekile girdiğini gördüğümüzde hayretimiz artar. Bu hayret kalbimizin sevgi ile ışıldamasını sağlar ki kendimizi ilahi bir aşk yolculuğunun yolcusu olarak buluruz. Bu aşk yolculuğunda yolcuyken yola dönüşmemiz için ilahi sistem tarafından destekleniriz. Varlıkta her şey sevgi ile titreşerek genişler. Mevlana nın dediği gibi: "Her şey sevgili ile buluşmak için çırpınır durur." Yıldızlar arasında seyahat eden kozmik gezginleriz. Her şeyin özünün titreşim olduğu bir evrende titreşerek var oluyor ve var ediyoruz. Nikola Tesla'nın dediği gibi; "Eğer evrenin gizemini anlamak istiyorsanız; enerji, frekans ve titreşim açısından düşünün!" Birbiriyle dolanık halde bulunan iki elektronu birbirinden ne kadar uzaklaştırırsak uzaklaştıralım birbirleri olan eş zamanlı iletişim devam eder. Uzay ve zamanı aşarak mesafe...

Dünya Oyunu

Resim
Zihinsel ve ruhsal frekansımız yoluyla yaydığımız enerji manyetik alanımızı oluşturur. Dünya oyunu her birimizden yayılan enerji ile şekillenir. Bireysel ve bütünsel bir değişim yolcuğunun hikayesini yazıyoruz hep birlikte! Baktığımız, gördüğümüz, duyduğumuz her şey bizden yansır. Odak noktamızda olanı enerjimizle besleyerek -düşüncelerimiz yoluyla- var ederiz. Araştırmacılar görelilik teorisini esas alarak zamanın; bir uzay-zaman boyutu olarak görülmesi gerektiğini söylüyor. Zaman; lineer (doğrusal) değildir ve etrafımızdaki her şey daima mevcuttur. Zaman, evrenin bir parçasıdır ve uzayda konumlandırılmıştır. Bu teoriye göre; gerçekleşen ve gerçekleşecek olan her şey şimdiki an'da gerçekleşmektedir. Albert Einstein’ın görelilik teorisi (uzay-zamanda her şey kendi koordinatlarına sahip karmaşık dört boyutlu yapının bir parçasıdır) tarafından desteklenen Dr. Skow'un blok evren teorisine göre geçmiş, şimdi ve gelecek eş zamanlı olarak vardır. Yani bir şey bir kez meydana geldiğin...

Bilgelik Yolculuğu

Resim
Bilincimiz yükseldiğinde titreşim hızımız artar. Düşüncelerimizin gerçekleşmesi titreşim hızımız ile doğru orantılıdır. Yaşadığımız her şeyin kendi düşüncelerimizle şekillendiğini anlamak farkındalıktır ve bu farkındalık oluştuğunda bilinçli yaratım devreye girer. Bilinç yükseldikçe düşündüğümüz her şey daha çabuk gerçekleşir. Her düşündüğünüz hemen gerçekleşiyorsa titreşiminiz yüksektir. Ol der ve oldurursunuz. İsteklerinize değil düşüncelerinize odaklanın. Aradığınız bir şeyin karşınıza çıkması istek mi, düşünce mi? Düşüncelerimizi enerjimiz ile beslediğimizde duygu oluşur ve duygu oluştuğunda yaratım gerçekleşir. Düşündüğümüz şeyler amigdala ve epifiz bezimizde canlandığında gözlerimiz ile gerçekliğimize yansıtılır.  Bir eyleme geçmeden 6- 8 sn önce beyinimizde canlanması! Seyir yolculuğu!  İç dünyanın dışa yansıması!  Düşünce- duygu- eylem! Bilinçsiz insanı dış tesirler yönetir ancak bilinçli insan maddeye tesir eder!  Düşünce enerjisinin titreşimi duygu ile besl...

Kozmik Enerji

Resim
İçinde bulunduğumuz bu alemde var olan her şeyin bir titreşimi ve bu titreşimle eşleşen manyetik bir alanı vardır. Gerçek kimliğimiz duygusal, ruhsal ve fiziksel bedenimizin yaydığı bu manyetik alan yani frekansımızdır ve biz frekansımız ile uygun kişi ve olaylara çekiliriz. Dünyamızın da bir titreşimi ve manyetik alanı vardır. Dünyamız ile derin bir şekilde bağlantı halindeyiz. Dünya üzerinde yaşanan felaketler insanlardan yayılan negatif enerjinin bir sonucudur; yaydığımuz nefretin, öfkenin,  korkunun, kin ve düşmanlığın sonuçlarıdır. Her şey birbirine bağlıdır ve birbirini etkiler. Güneşteki solar aktivitenin artmasının dünyamızı etkilemesi gibi.   Yüksek enerji içeren elektromanyetik dalgalar dünyamızı etkiler. Zamanın hızlandığını hissediyor musunuz?  Kozmik enerji bireyleri ve toplumları etkileyerek değişim ve dönüşüm için iş başında. Enerji akışları DNA'mızın elektromanyetik alanına kaydedilir ve bu durum hücre ve molekülerimizin titreşimini etkilerken fizikse...

Kitap Tanıtımı - Sır Kapısı

Resim
"Her ruhun dünyaya geliş amacı ve yolculuğu vardır. Bu yolculuk boyunca hayatımızda yer alan insanlar ruhsal  plan dahilinde bizimledir. Bizim gelişebilmemiz ve dönüşebilmemiz için hayatımızdadırlar. Hayatımızda yer alıp sonra giden insanlara kızmayalım çünkü onların varlıkları bizim gelişebilmemiz için gerekliydi. Şimdi yoklar çünkü onlara ihtiyacımız kalmadı. Her şey alma- verme dengesi üzerine kurgulanmıştır ve asıl amaç insan bilincinin geliştirilmesidir. Hayatımızda var olan herkes bu amaç doğrultusunda bizimledir. Gelişebilmemiz ve dönüşebilmemiz, içimizdeki İlahi Öz'ün farkına varabilmemiz için...Ruhumuzun planı doğrultusunda! Frekansımız değiştikçe bize gelen insan ve konular değişir. Frekansımıza uygun olmayan gider, uygun olan gelir. O yüzden biten ilişkilere tutunmak acı verici bir hale gelebilir. Hayatın bir sınav olduğunu bilerek yaşamak, gelene 'Hoş geldin', gidene 'Güle güle' diyebilmek gerekir. Akışta yaşamak budur, zorlamamak, tutunmamaktır, ra...

Varlığa Yoklukla Kavuş

Resim
Düşünce, duygu ve hislerimizi kontrol etmeye başladığımızda dış tesirlerin etkisinde kalmaz ve kendi hayatımızı kontrol edebiliriz. Evrende her şey birbirine bağlıdır ve birbirini etkiler; beynimizdeki nöronlar ile kolektif bilinç arasında derin bir bağlantı var.   Bedenlerimiz ile dünyamız arasında da derin bir bağlantı var ve dünya üzerinde bedenlerimizle eşleşen alanlar mevcut. Biz farkında olsak da olmasak da o alanlarla etkileşime girer ve giriş yaptığımız alandaki enerjiyi aktifleştiririz. Gittiğimiz, yaşadığımız, gezdiğimiz yerler tesadüf değildir ve biz daima olmamız gereken yerde oluruz.  Bedenimiz ile ruhumuz arasında uyum vardır ve deneyimledikçe bir halden başka bir hale evrilen ruhumuzun ulaştığı bilgelik bedenimize aktarılır. Bedenimiz tekamül etmeye devam ettiği sürece evrensel network ile olan iletişimimiz güçlenir. Deneyimlerimiz sonucu alınan bilgiyi içselleştirildiğimizde kolektif bilince kaydedilir ve bu bilgi diğer bilinçler tarafından da algılanmaya ...

Ruhun Yolculuğu

Resim
Kitabı Görüntülemek İçin Basınız      "O halde gerçeklik nedir? Gözlemcinin nesnel dünyası mı? Kameraya benzeyen beynin kayıtları mı? Ya da mistiklerin dediği gibi her şey hayal mi? Madde olarak algıladığımız her şey enerji olduğuna göre holografik bir evrende, madde ve mana arasına sıkışmış bir şekilde bizi illüzyonda tutan Matrix içinde mi yaşıyoruz? Tüm gördüğümüz evren dalga boylarının senfonisinden ve frekansların dansından mı ibaret? Elektronların bazen bir parçacık, bazen de dalga halinde davranması bize bu dansı mı anlatır?     Işık, radyo dalgaları, gama ve röntgen ışınları dalgadan parçacığa, parçacıktan dalgaya dönüşürler. Tüm evreni oluşturan kuantların gözlemci ona baktığında parçacık gibi davranması ise oldukça ilgi çekici! Sihirli bir kuantum okyanusu canlanıyor gözümde! Gözlemlediğimiz her şeyin maddeye dönüştüğü bir okyanusta sihirbaz gibiyiz!"