Bahar Ekinoksu- Hızır Bilinci

Bu gün bahar ekinoksu. Ekinoks gece ile gündüzün eşit olması demektir.

Bu dönemde bütün ağaçların secdeye geldiği ve abı hayat suyunun aktığı bir an olduğuna ve o ana şahit olan kişinin dileklerinin gerçekleşeceğine inanılır. Toprak, su ve güneş birleştiğinde her yer yeşillenir, toprak canlanır ve sonsuz yaşam döngüsü başlar. Doğanın canlanışı ve yeniden doğuş ile oluşan döngüsellik aynı zamanda enerjinin sürekliliğini de vurgular.

Hz. Hızır abı hayat suyu içerek ölümsüzlüğe ulaşmış olan Hak ve Hakikat yolcusudur. Her yerde hazır olandır. Kurumuş, çatlamış beden toprağını ilahi suyu içerek yemyeşil bir vahaya dönüştürendir. Hızır bilinçtir, farkındalıktır. İyi insan olmaktır, İyiyi, güzeli, doğruyu tercih etmektir.

Kalp çakramızın rengi yeşildir ve göğüs kafesimizin tam ortasında yer alır. Kalbimizdeki mühür açıldığında kendimizi dingin, huzurlu, barışçıl ve sevgi dolu hissederiz. Abdülkadir Geylani 'kalp meleklerin geçit yeridir' der. Daralan göğüs kafesimiz genişlediğinde  ruhumuz ile buluşuruz ve Kalbimiz yeşil ışınlar yaymaya başlar. 

Hızır’ın bastığı yerlerin yeşillendiğine, gezdiği yerlerin bereketlendiğine, dokunduğu insanların şifa bulduğuna inanılır. 

Hızır suyun üzerinde yürüyen, havada yol alan ve her zaman her yerde bulunan mitolojik bir kimliktir. Karanlığı aydınlığa çeviren, her dönem yaşayan ve insanlara hizmet eden kurtarıcıdır. Bereket ve bolluk ile özdeşleştirilir. 

Hızır' ın insanlara rüya görülerinde gelen manevi bir rehber olduğuna inanılır. Sembol ve mitler ortak rüyalarımızdır ve bize kişisel gelişimimiz ile ilgili ipuçları verir. Akıl ve mantık buluştuğunda şuur kapısı açılır. Bu kapı bilinmeyen alemin kapısıdır. Akıl ve mantık buluştuğunda bilinmeyen aleme doğru içsel bir yolculuk başlar ve İki deniz buluşur. Hızır vicdanın yani kalbin sesidir ve Hızır bilincinin açılması için kalpteki mühürün açılması gerekir.

Hızır; insanlara yardımcı olmanın, paylaşmanın, dayanışmanın ve inandığı yolda dosdoğru ilerlemenin sembolüdür. Bu yüzden Hızır’dan uzaklaşmak huzurdan uzaklaşmaktır.

Hızır bilinci; insani potansiyel ve değerlerin bir insanda görünür olmasıdır. İlahi Sistem gönderdiği tesirler vasıtasıyla bizleri birbirimize vesile kılar. Birinin bir yardıma ihtiyacı olduğunda en yakınındakini ona yönlendirir. Hızır'ı gökyüzünde ya da uzaklarda aramayalım. Susamış bir canlıya bir kap su veren, yoksulu doyuran, yere atılmış çöpleri toplayan, güzel bir bahçeye hayat veren, dokunaklı bir şiirle kalbimizi titreten, düştüğümüzde elimizden tutan Hızır'dır. 

Bütünsel bir bakış açısı ile bakmayı başardığımızda birlik bilincini, kişilerin toplum bilincini nasıl şekillendirdiğini ve koşulsuz sevgi, merhamet, cömertlik gibi duygularla titreşen kalpler çoğaldıkça dünyanın titreşiminin nasıl yükseldiğini kolaylıkla görebiliriz. Her şeyin birbirini etkilediği ve birbirine bağlı olduğu bütünsel bir alanda titreşerek varlığımızı sürdürür ve hep birlikte bütünü şekillendiririz. 

Oturan Boğa olarak tanıdığımız son Kızılderili reisnin Amerikan Başkanına yazdığı bir mektup olduğu ve bu mektupta şunları yazdığı söylenir:

“Siz bizden bu toprakları satmamızı istiyorsunuz. Ceylanın bakışını, suyun akışını, rüzgârın esişini, çiçeğin kokusunu nasıl satayım? Bunlar bizim anamız, kardeşlerimiz, bunlar satılmaz ki. Siz geldiniz ve bunları yani oradaki canı, oradaki ruhu, oradaki zevki, o mânâyı, yani Hızır’ı, hazır olanı, eşlik edeni sat diyorsunuz. Bunlar satılamaz, siz bunu bilmiyorsunuz. O zaman, sizin felaketiniz olacak bu.” 

Sonsuz bir iç huzuru diliyorum, sevgiyle kalın. 

YouTube Kanalım