Bilgelik Yolculuğu

Bilincimiz yükseldiğinde titreşim hızımız artar. Düşüncelerimizin gerçekleşmesi titreşim hızımız ile doğru orantılıdır. Yaşadığımız her şeyin kendi düşüncelerimizle şekillendiğini anlamak farkındalıktır ve bu farkındalık oluştuğunda bilinçli yaratım devreye girer. Bilinç yükseldikçe düşündüğümüz her şey daha çabuk gerçekleşir. Her düşündüğünüz hemen gerçekleşiyorsa titreşiminiz yüksektir. Ol der ve oldurursunuz. İsteklerinize değil düşüncelerinize odaklanın. Aradığınız bir şeyin karşınıza çıkması istek mi, düşünce mi?

Düşüncelerimizi enerjimiz ile beslediğimizde duygu oluşur ve duygu oluştuğunda yaratım gerçekleşir. Düşündüğümüz şeyler amigdala ve epifiz bezimizde canlandığında gözlerimiz ile gerçekliğimize yansıtılır. 

Bir eyleme geçmeden 6- 8 sn önce beyinimizde canlanması!

Seyir yolculuğu! 

İç dünyanın dışa yansıması! 

Düşünce- duygu- eylem!

Bilinçsiz insanı dış tesirler yönetir ancak bilinçli insan maddeye tesir eder! 

Düşünce enerjisinin titreşimi duygu ile beslenerek bedene indirildiğinde yaratım gerçekleşir!

Sır; düşüncenin doğru duygu ile beslenerek var edilmesidir.

Genetik olarak sınırlı değiliz ancak sınırlı olduğumuzu düşündüğümüz için kendimizi sınırlarız. Genlerimiz bilincimizle doğru orantılı olarak açılır. İstek ve niyetlerimiz bilincimizde dolayısıyla genetik yapımızda değişikler yaratır. Genlerimiz kodlanmış programlardır ancak bilinç düzeyimiz ve frekansımız ile bu yazılımı değiştirmek elimizdedir. Epigenetik sonucu öğrendik ki algı ve niyetlerimiz doğrultusunda genetik değişiklikler yapmak mümkündür. Bruce Lipton'ın dediği gibi "bizler genlerimizin kölesi değil kaderlerimizin efendileriyiz." 

Zihnimiz ve bilincimiz genetiğimiz ile ilişkilidir. Bedenimizi yapılandıran; bilinç durumumuzdur. Bilinç düzeyimiz değiştikçe genetik kodlarımız da değişir ki genetiğimizi değiştirebilme potansiyelimiz gücümüzün göstergesidir. Zihnimiz etki altında olduğunda ve dışarıdan gelen etkilerle şekillendiğinde gücümüzü başkalarının kontrol etmesine izin vermiş oluruz. 

Genlerimiz bilinç düzeyimizin ve frekansımızın yansımasıdır. Yüksek bilinç seviyesine ulaşabilir ve öz benliğimizde kayıtlı psişik yeteneklerimizi açmayı başarabilirsek gen ifadelerimiz değişmeye başlar. Duyu ötesi algılarımız açıldığında bambaşka bir yaşamın kapıları açılır ki bu durum zihinsel matrixden çıkıştır. İçsel bilişimize odaklanarak kurban psikolojisinden çıkabilelim ve içimizdeki gücü yaşam amacımız doğrultusunda kullanalım ki bilgelik yolculuğumuz başlasın.

Duygularımız bizi biz yapar ve pozitif duygular ile titreştiğimizde kalbimiz zihnimizi onaylamaya başlar. Kalbimiz ile zihnimiz uyumlu olduğunda hissettiğimiz huzur ve rahatlık titreşimimizi yükseltir. Titreşimimiz yükseldiğinde oluşan zihin- beden-ruh uyumu manyetik alanımızı güçlendirir. Manyetik alanımız güçlendiğinde birlik ve bütünlük duygusunu öz varlığımızda hissetmeye başlarız ki bu fark ediş evrenle uyumlanmamızı, an'da ve akışta yaşamamızı sağlar.

Bilincimiz yükseldikçe dna şifre kodlarımız ve gen kayıtlarımız değişir ve değişimle orantılı olarak bedenimizin titreşim hızı artar. Bu titreşim hızı aynı zamanda auramızın rengini oluşturur. Bilinç ve beden arasında derin bir bağlantı vardır ve bilinç seviyemizdeki her değişim bedenimize yansır. Bilincimize yaptığımız katkı oranında frekansımız yükselir. Algı ve olgularla şekillenen bir seyir yolculuğundayız ve yaşanan tüm deneyimler bilincimizin yükselmesi içindir. Oyunun kahramanı biziz ve yaşamımızdaki tüm kişi ve olaylar bizim gelişimimize hizmet etmek için hayatımızdadır. Bilinç seviyemiz ile uygun olan alanda var olur ve var ederiz. 

İçimize yönelelim ve yaralarımızı fark edelim. Maruz kaldığımız ateş ihtiyacımız olduğu kadardır ve arınmak için yanmak gerekir. Kader planımızı ihtiyacımız olanı yaşamak ve ihtiyaçlarımızı gidermek üzere hazırladık. Tam da ihtiyacımız olan yerde ve ihtiyacımız olan insanlarlayız ve tek yapmamız gereken hangi dersi almamız gerektiğini kavramak. Yara deşildiğinde iyileşme başlar ve her dönüşüm acılıdır. Yaşadığımız sıkıntılar değişip dönüşebilmemiz daha da güçlenerek yolculuğumuza devam edebilmemiz içindir.

Kalbimizde bir sıkıntı varsa duygu ve düşüncelerimizi gözlemleyerek nerede hatalı davrandığımızı görmeye çalışalım. Zihnimizin doğru olarak gördüğü şeyler bize iyi gelmeyebilir bu yüzden kalp sesimizi duymak ve kalbimizin rehberliğinde, vicdan pusulasıyla ilerlemek önemlidir. Unutmayalım ki dış dünyamız iç dünyamızın yansımasıdır.