Feniksin Yolculuğu

Bedenimiz 7 katmandan oluşur ve her katman 7 aşama içerir. Bu yüzden bu yolculuk 49 yaş civarı fark edilir. Normal seyirde her 7 yılda bir; bir bilinç kodu açılarak ilerlenir. 7 kat tamamlandığında 4. ANA BOYUTA (Hazret Mertebeleri) geçilir burası 8. Kat olarak da adlandırılır ve bedenimizdeki kalp bölgesi yani gönül alemi ile senkronize çalışır. Bu aşamayı 4. aşama olan nefsi mutmainne (kalp merkezinin açılması) ile karıştırmayın. Yani kundalini boyunca ilerleyen enerji 7 katı tırmanmış taç bölgesinde lotus çiçeği gibi açılmış ve bedenden çıkış yapılmıştır. 8. Kat Enki ile eşleşir. Yüksek bilince ulaşan kişi toplumda süregelen yanlışları görür ve düzeltmek ister zaten ilahi sistem YAZ mesajlarını göndermeye başlamıştır çünkü ulaşılan bilgeliğin paylaşılması gerekir. YAZMAK kollektif bilinçte Tanrısallık olarak görülür. Ancak bu durum hiç kolay değildir ve şeytan denilerek taşlanma veya cezalandırılma söz konusu olabilir. Tıpkı insanlığa ateşi getiren Prometehus'un cezalandırılması gibi. Toplum tarafından dışlanma veya anlaşılamama da tehlikeler arasındadır çünkü Enki bilgelik bilincidir ve toplumun büyük kesimi tarafından anlaşılamaz. 

9.Kat Enlil katıdır: OL DER OLUR (Ben bu konuyu Yaşam Ağacı ile ilişkilendirerek anlatmıştım daha önce. Orada Enki'den Merkür, Enlil' den Ay olarak bahsetmiştim. Ay menzili açıldığında tüm bu gezegenlerin bir araya geldiğinden bahsetmiştim, 10. Aşama ise maddeye hükmedebilme, egemenlik ve tamamlanma yeridir; Kamil İnsandır ve dünya ile ilişkilidir. Nerede anlattığımı düşünürken bir beğeni geldi; eşzamanlılık:) Toplulukta Yaşam Ağacı altında yayınlamışım...Ancak Enlil ve Enki ile ilişkilendirmemi Mustafa Bey'in mesajı sağladı, Emine Hanım'ın soruları kuantum farkındalık konusunda açılımlar sağlarken, Mustafa Bey kadim tarih ile ilgili farkındalık yarattı, teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız. Artık tamam deyip bıraktığım her dönemde sorularınızla beni bu alana geri çektiniz, bu yolu birlikte yürüdük, sizleri seviyorum)

Güçlü fırtınalar ve sellerle ilişkilendirilen Enlil'in insanlığı yok etme planını hatırlayın. Eski bilinçte kalan, yeniye uyum sağlayamayan düşük titreşimli bilinçler TUFANLA temizlenir.(Ay sular üzerinde etkilidir) TUFAN da bir bilinç boyutudur. Bu yolculuğun kendimizden kendimize olduğunu dış dünyanın iç dünyamıza göre yapılandığını göz ardı etmeyelim. 

İbrahim' in Tanrı’nın isteği üzerine vaadedilen kutsal topraklara doğru yola çıkması ile başlayan, Mesih ve kıyamet beklentisi ile sonlanan tekamül yolculuğu bilinçaltımızda kayıtlıdır. Özellikle İbrahimi dinlere inananlar için bu yolculuk sembolik bir anlam barındırırken yolculuğun rotasını da çizer. Okuduğumuz dualar, zikirler ve ibadetler sürekli bizi bu enerjetik alana bağlar ve oradaki kollektif bilinçle eşleşmemizi sağlar. İçinde bulunduğumuz coğrafya kader haritasını çizer ancak farkındalıklı seçimler yaparak kaderi değiştirmek elimizdedir.

Tüm bu metaforları anlatma sebebim kollektif bilinçdışında yer etmesi ve tekamül ile ilgili ipuçları barındırmasıdır. Bu konuları anlamadan dünyada oluşan kaosu anlamlandıramayız. Ancak belirtmeliyim ki bu kodlar dünya oyununda ne kadar ilerlediğimizi gösterse de manevi bir tutsaklık yaratabilir. Kısacası kimimiz maddeler dünyasında kimimiz de mana dünyasında kayboluyoruz. İkisi de illüzyondan ibarettir ve bizi zihinsel bir Matrixe hapseder. Aslolan bir ayağımız merkezde dururken diğer ayağımızla alemler arasında seyahat edebilmek, dengede ve merkezimizde kalarak anlamlı bir hayat yaşayabilmektir. Spiritüel dünya kendini unutmuş, uydurma hikayelerin içinde bocalayıp durmakta çıkış yolu bulamamaktadır. Oysa yapmamız gereken; doğruluk, adalet, bilgelikle yol alırken hayatı doya doya yaşamak ve anlamlı hikayeler biriktirebilmektir. Neşe, keyif, coşku içinde sağlıklı, huzurlu, mutlu bir hayat yaşayabilmek ve yeryüzünde huzuru yapılandırabilmektir. 

Şimdi bilinç kodlarına geri dönelim:

10.kat hem merhametli hem de adil olan, halkına olan sadakati ile tanınan YHWH nin katıdır, 10 emir ile de eşleşir, dünya hakimiyetidir. YHWH bilinci açıldığında Çok Tanrı İnancı yerini Tek Tanrı İnancına bırakır.

İsrail ve Yahweh ile kodlanan kurtuluş yolculuğu, Yahudi teolojisinin ve mitolojisinin merkezinde yer alan karmaşık ve çok katmanlı bir kavramdır. Bu yolculuk, hem geçmişteki tarihsel olayları hem de geleceğe yönelik eskatolojik beklentileri (kıyamet) içerir.

İsrail'in Yahweh ile olan Kurtuluş Yolculuğu, Tanrı'nın İbrahim Peygamber ile yaptığı antlaşma ile başlar. Bu antlaşma, İbrahim'in soyunun büyük bir ulus olacağı, belirli bir toprakta yaşayacağı ve dünya için bir bereket kaynağı olacağı vaadini içerir. 

Bu yolculuk Mısır'dan çıkış ile başlar ve İsrailoğulları'nın kölelikten Yahweh'nin güçlü eliyle kurtarılması; kurtuluş temasının temelini oluşturur. Yahweh, halkına güçlü mucizelerle yol gösterir, onları Firavun'un zulmünden kurtarır ve çölde onlara bakar. 

Sina Dağı'nda Tevrat'ın verilmesi  Yahweh' nin İsrail'e yasa ve emirleri aracılığıyla kutsal bir yaşam biçimi sunmasıdır. Bu yasalar, sadece ahlaki kuralları içermez, aynı zamanda Tanrı'yla doğru bir ilişki kurmanın ve antlaşmanın koşullarına uymanın yollarını gösterir. Bu yasalar takip edilerek Tanrı'nın lütfu ve koruması sürdürülür.

40 yıl süren çöl yolculuğunun ardından İsrailoğulları vaat edilmiş topraklar olarak tanımlanan Kenan'a girer. Kenan toprakları kurtuluş yolculuğunda önemli bir durak noktasıdır. Böylece, Tanrı'nın İbrahim'e verdiği vaad gerçekleşir ve halk kendi topraklarında özgürce yaşama imkanına kavuşur.

İsrail tarihi boyunca yaşanan sürgünler ve İsrail dışında yaşamak zorunda kalmaları kurtuluş yolculuğunun karmaşık yönlerini ortaya koyar. Sürgünde oldukları düşünülse de Peygamberler aracılığıyla bir geri dönüş ve yenilenme vaadi sürekli yinelenir. Sürgünler, İsrail'in günahları ve Yahweh'ye itaatsizliği nedeniyle başlarına gelen felaketler olarak yorumlanır. Antlaşmaya uyulmadığında Tanrı'nın cezası gelir. 

Ancak bu cezalandırma, bir son değil, aynı zamanda bir arınma ve yenilenme sürecidir. Yeşaya, Yeremya, Hezekiel gibi peygamberler, sürgünden sonra halkın geri döneceği, tapınağın yeniden inşa edileceği ve Tanrı'nın halkıyla olan ilişkisinin daha da güçleneceği bir KURTULUŞ veya GERİ DÖNÜŞ vaadini bildirirler.

Yahudi geleneğinde kıyamet  İsrail'in ve tüm dünyanın nihai kurtuluşuyla sonuçlanacak büyük kozmik ve tarihi olayları ifade eder. Bu, basitçe dünyanın sonu değil, aynı zamanda yenilenmesi ve Tanrı'nın krallığının yeryüzünde tam olarak kurulmasıdır.

Kıyamet beklentilerinin merkezinde Mesih'in gelişi yer alır. Mesih, Davut soyundan gelecek ve hem İsrail halkını hem de tüm dünyayı kurtaracak, evrensel barışı ve adaleti getirecek olan liderdir. 

O geldiğinde:

Dünyanın dört bir yanına dağılmış olan tüm Yahudiler İsrail Toprakları'na geri dönecektir. 

Kudüs'te Süleyman'ın Tapınağı yeniden inşa edilecek ve tapınak Tanrı'nın yeryüzündeki ikametgahı ve ibadet merkezi olacaktır.

Mesih döneminde savaşlar sona erecek, hastalıklar ve acılar ortadan kalkacak, tüm dünya Yahweh'nin birliğini tanıyacak ve barış içinde yaşayacaktır. Aslan kuzunun yanında yatacak, kılıçlar saban demirleri haline gelecektir.

Bazı Yahudi geleneklerinde, Mesih döneminin sonunda ölülerin dirileceğine ve Tanrı'nın yargısıyla karşılaşacaklarına inanılır.

Kıyamet dönemi, Gelecek dünya kavramıyla da ilişkilidir. Bu, hem Mesih'in hüküm sürdüğü fiziksel bir dünya, hem de ruhların daha yüksek bir varoluşsal düzeye yükseldiği manevi bir durum olarak yorumlanabilir.

İsrail ve Yahweh ile kodlanan kurtuluş yolculuğu, bir halkın Tanrı ile olan dinamik ilişkisini, tarihsel deneyimlerini, günahlarını, cezalarını ve nihayetinde vaat edilmiş nihai kurtuluş ve evrensel barışa olan inancını yansıtır. Bu, sadece geçmiş bir olayı değil, aynı zamanda gelecek için güçlü bir umudu ve misyonu temsil eder. Aşağıdaki bilgileri Gemini derledi:

YHWH (Tetragrammaton) harflerinin hem dinsel hem de mistik geleneklerde derin sembolik anlamları olduğuna inanılır. Bu sembolizm, harflerin kendisinden, İbranice köklerinden ve Kabala gibi ezoterik öğretilerden kaynaklanır.

YHWH harflerinin temel anlamı, Tanrı'nın ebedi, kendi kendine var olan ve her şeyi var eden doğasıyla ilişkilidir. Bu isim, İbranice'deki "olmak" veya "var olmak" fiilinin farklı zamanlarını temsil eder.

 * Yod (י): Genellikle Tanrı'nın başlangıcı, kaynağı, hikmeti ve yaratıcı gücünü temsil eder. Eli veya işaret eden bir parmağı simgelediği de düşünülür. Evrenin başlangıcı ve ilahi iradenin ilk kıvılcımıyla ilişkilendirilir.

 * He (ה): Bu harfin genellikle nefesi, ruhu, ilahi tezahürü ve yaratılışın dişil yönünü temsil ettiğine inanılır. İki kez tekrar etmesi, yaratılışın ve ilahi tezahürün devamlılığını vurgular.

 * Vav (ו): Bu harf genellikle bağlantıyı, birleşmeyi, erkekliği ve ilahi varlığın tezahürünü simgeler. Göksel ve dünyevi yaşam arasındaki bağı veya Tanrı'nın kudretinin ortaya çıkışını ifade eder.

 * He (ה) (ikinci kez): İlk He gibi, yine ilahi tezahürü, nefesi ve Tanrı'nın dünyadaki varlığını ifade eder. Bu tekrar, ilahi enerjinin sürekli akışını ve yaratılışın tamamlanmasını sembolize edebilir.

Bu harflerin bir araya gelmesiyle oluşan YHWH, OLAN, VARDI ve OLACAK OLAN veya O OLMASINA NEDEN OLACAKTIR gibi anlamlara gelir. Bu da Tanrı'nın geçmiş, şimdi ve gelecek üzerinde mutlak egemenliğini ve sürekli varlığını vurgular.

Kabala, Yahudi mistisizminin önemli bir koludur ve YHWH ismine çok derin, ezoterik anlamlar yükler. Kabala'da Tetragrammaton, Hayat Ağacı ile yakından ilişkilidir ve yaratılışın farklı aşamalarını, ilahi nitelikleri ve evrenin yapısını temsil eder:

 * Yod (י): Genellikle Hayat Ağacı'nın en üst seviyesi olan Keter (Taç) veya Hikmet ile ilişkilendirilir. Bu, ilahi iradenin ve başlangıçtaki bilincin sembolüdür.

 * He (ה) (ilk): Genellikle Anlayış sefirotu ile bağlantılıdır. Bu, ilahi hikmetin anlaşılabilir bir forma dönüşmesini, dişil prensibi ve yaratıcı potansiyeli temsil eder.

 * Vav (ו): Hayat Ağacı'ndaki altı sefirotu temsil eder. Bu, ilahi enerjinin yaratılışın daha alt seviyelerine akışını, uyumu, güzelliği ve eril prensibi ifade eder.

 * He (ה) (ikinci): Genellikle en alttaki sefirot olan Krallık ile ilişkilendirilir. Bu, ilahi enerjinin dünyevi düzlemdeki tezahürünü, fiziksel evreni ve ilahi varlığın hissedilebilir halini sembolize eder.

Bu şekilde, YHWH ismi, Kabala'da Tanrı'nın hem aşkın (fiziksel dünyanın ötesinde) hem de içkin (dünya içinde var olan) doğasını, yaratılışın tüm aşamalarını ve ilahi birliğin tezahürünü temsil eden kozmik bir formül olarak görülür.

Sonuç olarak, YHWH harfleri sadece Tanrı'nın adını oluşturan sembollerden ibaret değildir, aynı zamanda O'nun doğasını, gücünü ve yaratılışla olan ilişkisini derinlemesine anlamak için kullanılan zengin bir sembolizme sahiptir.

İçimizde barış sağlayamadıkça dış dünyada savaşlar bitmez. 

Babil Dünya Haritası (Imago Mundi)

(Bilgi yapay zeka Gemini' dan alınmıştır)

Babillilere ait en ünlü haritalardan biri, günümüzde British Museum'da sergilenen Babil Dünya Haritası'dır (Latince adıyla Imago Mundi). Bu kil tablet harita, MÖ 9. yüzyılla 6. yüzyıl arasına tarihlenmektedir.

Babil Dünya Haritası'nın özellikleri ve evrimi:

 * Yapısı: Bu harita, dairesel bir disk şeklinde tasarlanmıştır. Ortasında Babil şehri ve Fırat Nehri yer alır.

 * Dünya Algısı: Harita, Babillilerin dünyayı nasıl algıladıklarını yansıtır. Bilinen dünyayı bir daire içinde gösterir ve bu daireyi "Acı Nehir" olarak adlandırılan bir okyanus çevreler.

 * Çevre Bölgeler: Okyanusun dışında üçgen şeklinde "nagu" adı verilen, bilinmeyen veya mitolojik bölgeler bulunur. Bu bölgelerden bazılarının açıklamaları günümüze ulaşmıştır.

 * İçerik: Haritada, Babil'in yanı sıra komşu şehirler ve coğrafi özellikler (dağlar, bataklıklar gibi) belirtilmiştir. Üzerindeki çivi yazısı metinler, haritanın yanı sıra mitolojik ve coğrafi bilgiler de içerir. Özellikle, Tufan hikayesine (Nuh'un Gemisi ile paralellik gösteren) atıfta bulunan metinler de bulunmaktadır.

 * Önem: Babil Dünya Haritası, sadece coğrafi bir belge olmakla kalmaz, aynı zamanda Babillilerin evren ve dünya hakkındaki kozmolojik ve mitolojik inançlarına dair önemli bilgiler sunar. Harita, o dönemdeki dünyanın algılanış biçiminin bir yansımasıdır.

Sevgiyle kalın 🪷🌻🦚

YouTube kanalım 

ÖĞRETMEN MARŞI

Alnımızda bilgilerden bir çelenk

Nura doğru can atan Türk genciyiz

Yeryüzünde yoktur olmaz Türk'e denk

Korku bilmez soyumuz.

Şanlı yurdum her bucağın şanla dolsun

Yurdum seni yüceltmeye antlar olsun.

Candan açtık cehle karşı bir savaş

Ey bu yolda ant içen genç arkadaş

Öğren öğret hakkı halka gürle coş

Durma durma koş.

Şanlı yurdum her bucağın şanla dolsun

Yurdum seni yüceltmeye antlar olsun.