Biz Bilinci
Duygularımız ve bilgi transferi yoluyla ruhumuzla bağ kurarak bilgelik yolunda ilerleriz. Yolculuğumuz titreşimimize göre şekillenir. Titreşimimiz yükseldiğinde yüksek titreşimli alanlara uyumlanır, düştüğünde ise düşük titreşimli olay ve kişilere çekiliriz. Evrende tesadüf diye bir şey yoktur ve evrenin lazeri gibi çalışan evrensel yasalar tüm sistemin kontrolünü sağlar.
Negatif ve pozitif enerjinin sürekli çatışma halinde olduğu bir matrixte, ikiliklerin dünyasındayız. İkilikler vasıtasıyla deneyimlerken tekamül basamaklarını çıkıyoruz. Bu matrixden çıkabilmenin tek bir yolu var korkunun tuzaklarına düşmemek ve her defasında sevginin yolunu seçebilmek. Teslimiyet ve 'biz' bilinci ile eşleşen SEVGİ; frekansı çok yüksek bir duygudur ve titreşimimizi yükseltir. Ayrıştıran ve 'ben' bilinci ile eşleşen KORKU ise frekansı oldukça düşük bir duygudur ve titreşimimizi düşürerek bizi negatif oluşumların içine çeker.
İnsanların düşünceleri ile şekillenen bu sistemde her şey birbirine ve bütüne hizmet eder. Bu yüzden iyi veya kötü yoktur. Bütünsel bir bakış açısıyla bakmayı başarabildiğimizde, düalite dünyasından çıkarak bilgelik yoluna girer ve sistemin üzerine çıkmayı başardığımız için kendi kaderimizin efendisi olabiliriz. Seçme şansına sahibiz ve hepimize İlahi yardımlar geliyor, hepimiz korunup kollanıyoruz. Ayrılık bir yanılsamadır! 'Ben' demekten kurtulup 'biz' demeye başladığımızda ikilik biter...
🍀🕊🍀Hocam korku da bir puttur, diyebilirmiyiz. teşekkürler
YanıtlaSil👍🌟
Sil