Zaman Neden Hızlandı?
Aklımız, ruhumuz ve bedenimiz dengelendiğinde yaradanın ışığı ile uyumlanırız.Akıl, sezgi ve bilinç güçlendikçe ruhumuz ile temas kurmaya başlarız. Sonsuz zekaya açılan bir kapıdan içeri gireriz. Bedenimiz alıcı ve verici bir cihaz gibi çalışarak bizi İlahi sisteme uyumlamaya çalışır. Bedeni kontrol etmeye başladığımızda akledebilmeye başlarız. Bizi illüzyon dünyasında tutan mantığımızı da geride bıraktığımızda akıldan süzülen bilinç kalır. Aklederek ilerlediğimiz ancak aklı da geride bırakığımız bir yolculuk gerektirir bilincin yolculuğu...
Doğmadan önce bilinç vardı. Akıl ve beden bileşimi ruhumuzu uyandırarak yukarı doğru çıkmamız için bir spiral oluşturdu. Akıl ve beden bilinci daha da yukarılara taşımak için kullandığımız araçlardı. Ancak çoğumuz akıl ve bedene tutunmaya, kendimizi akıl ve bedenden ibaret sanmaya ve dünyaya neden geldiğimizi unutmaya başladık. Aklı ve bedeni devreye sokan bilinç bu ilüzyonun içinde kayboldu. İşte bu yüzden bu yolculuk boyunca bilgi ve birimkimlerimizi artırmak için giydiğimiz kimliklerden arınarak ulaşabiliriz saf bilince... Akıl ve beden öldüğünde yola devam edecek olan bilincimize...
Bu konuyu daha iyi anlamak için metaverse'ü incelemenizi tavsiye ederim. İlahi Sistemin tasarımını insanlık başka bir dünya kurarak gerçekleştirmek üzere. Kur'an'ı Kerim'de her şeyin bir oyundan ibaret olduğu söylenmez mi?
Zaman nedir? Zamanın bir başlangıcı ve sonu var mıdır? Öldüğümüzde zaman algımız devam eder mi? Zaman neden hızlandı?
Evrende sabit olan tek şeyin ışık hızı olduğunu keşfettiğimizde zamanın sabit olup olmadığını sorgulamaya başladık.
Einsten zamanın sadece bir yanılsama olduğunu söyler. Heizenberg ise 'zaman tek bir çizgidir; geçmiş ve gelecek aynı andadır' der. Ezel ve ebed daimi anda birleştiğine göre zaman yoktur.
Hayat manyetik titreşimsel alanların birbiri ile etkileşimidir. Manyetizm değiştiğinde enerji alanının doğası da değişir. Enerji alanları değiştiğinde enerji formları da değişir.
Güneşin etrafında dönen gezegenler Dünya'nın manyetik alanlarını etkilerler. Sanal gerçeklik makinesi olan bedenimiz Güneşten etkilenir. Kendi gizemli yasalarına sahip olan iç saatimiz güneş ile senkronizedir. İç saatimizi duygularımız ve bilincimiz şekillendirir. Zaman ve bilinç arasındaki ilişki bizi içsel zamana yönlendirir. Biyolojik saatimiz ve bilincimizin ürettiği zaman hakkında düsünmeliyiz. Bilinç kendi zamanını üretiyor olabilir mi?
Saf ışığın elektromanyetik enerjileriyiz ve yaradılışın derinliklerindeki hayat enerjilerini deneyimliyoruz. Hepimiz hem alıcı hem de vericiyiz ve evrenin tüm bilgilerini içeren kaynağa yani Akaşik kayıtlara bağlıyız.
Zaman mutlak mıdır yoksa gözlemcinin hızına mı bağlıdır? Kader; zaman ve mekânı oluşturarak an'da şekillenen bir yazılım programıdır. Zihin ve akıl devreye girdiğinde zaman vardır ve farklı hızlardaki gözlemciler için farklı akar.
Bir de geçmişe mi gidiyoruz geleceğe mi sorusu var? Bilim insanları Kuantum Bilgisayarı ile zamanı tersine çevirerek simüle ettiler. Düzenden kaosa, geçmişten geleceğe ilerlemeyi simüle aden deneyler yapıldı ve kaostan düzene geri dönmeyi başardılar. Burada önemli olan Zamanın değil sürecin geri alınmasıdır.
Dünyanın kendi ekseni etrafında daha hızlı dönmeye başladığı ve bu dönüşün günü kısalttığı açıklandı. Solar aktivite arttığı için dünyamızın manyetik alanında değişmeler var ve yüksek frekanslı enerjiler ile rezonansa girmeye başladık. Bu durum sonucu DNA mız aktive oldu. Güneşte oluşan manyetik değişimler Dünya'nın aklını etkileyebilir. Bence en önemli gösterge beynin zamanı nasıl algıladığıdır. Zaman hızlandı çünkü farklı bir zaman sürekliliğine doğru yol alıyoruz. Oluşan manyetik alan değişim ve dönüşümü hızlandırırken zamanı da hızlandırıyor.
Yapılandırılmış bir simülasyonda yaşıyoruz. Elektromanyetik bir dalga boyuyuz ve titreşim yayıyoruz. Her şey enerjidir. Her şey ışığın ve sesin değişik dalga boylarıdır. Teknolojik ve genetik bilimdeki ilerlemeler bizden daha ileri uygarlıkların fiziksel hayatı simüle edebileceğini gösteren ipuçları sunuyor. Çocuklarını eğiten ileri bir uygarlık fikrini benimsemeye başladık. Evren sonsuzluk içeren bir sistemler zinciridir ve bu zincir değişik yaşam formlarını barındırır. Bizden çok önce evrimleşmiş ileri uygarlıklar ışık hızı ile yolculuk ederek bizi inceliyor olabilirler mi? Titreşimlerimiz ve frekansımız ölçülerek yaydığımız manyetik alan tesbit ediliyor olabilir mi?
Dünyamız bir kaosun içinde çünkü maddeyi amaç haline getirdiğimiz için madde bizi kontrol etmeye başladı. Madde ilüzyonuna saplanıp kaldık. Oysa maddeyi kullanarak tekamül etmemiz arzulanmıştı. Yakından takip ediliyor ve duygusal anlamda gelişebilmek için destekleniyoruz, koşulsuz sevgiye doğru yönlendiriliyoruz. Onlarla dolanık haldeyiz çünkü onlar bizim geleceğimiz... Dolayısıyla Dünyada yaşanan kaos Onları da etkiliyor. Bu yüzden bizimle yakından ilgileniyor ve süreci hızlandırmak için bilgi aktarımı yaparak yardımcı olmaya çalışıyorlar.
Antik uygarlıklardaki Astronot resimleri ilgi çekici değil mi? Antik medeniyetlerde gökten gelen tanrılar inancı dünyaya gelip giden ileri bir uygarlığın göstergesi olabilir mi?
Hayat kaynağı olan Güneşimizin döngüsü 26000 yıldır. Son dönemde artan solar aktivite DNA aktivasyonumuzu hızlandırdı dolayısıyla zaman da hızlandı. Bu süreç deprem ve volkanları da tetikledi. İkiliğin artması ve iyi ile kötü arasındaki uçurumda bu sürecin bir sonucudur. Bilincin Maddeyi araç olarak kullandığını ve bu yolla tekamül ettiğini unutmayalım. Bilinç sürekli değişir. Varoluş amacımız kendimizi tanımak ve yükselmektir. Bu yükseliş kaos düzene dönüşene dek sürer. Yıkıcı savaşların olduğu bu dönemde mana arayışının artması bu yüzdendir. Ruhsal gelişim manyetik alanı yükseltiyor ve zaman hızlanıyor. Kaosun yerini bilgeliğe bırakacak bir sürecin içindeyiz ve toplumsal bilincin seçimleri bu süreci yönetiyor.
Yaradan tektir ve hepimiz birbirimizin yansımayız aslında bir bütünüz, ikiliği yaratan korku ile beslenen karanlık enerjidir. Her şeyin yazılım olduğunu unutmayalım. İdrak için deneyim gerekir. Karanlığı deneyimlerken her defasında sevgiyi seçerek karanlığı yeneceğiz. DNA kodlarımız yazılımdır ve biz sevgiyi seçtikçe genler aktifleşir.
Akaşik kayıtlar her an her şeyi kaydediyor ve içinde bulunduğumuz bu simülasyon izleniyor. Kendimizi tanıma yolculuğumuz kayıt altına alınıyor. Bilgelik yolunda yönlendiriliyoruz. Teslimiyet sistemin arkasındaki sonsuz zekaya güvenmekle başlar. Önemli olan hangi tarafa hizmet ettiğimizdir, size şah damarınızdan daha yakın olan kimdir?
Saati olan bir tavşanı takibeden Alis bir delikten aşağı iner, tavşan deliği! Düşmeye başlar ve küçük bir koridorda sıkışır kalır ne geri ne ileri gidemez bir anahtar bulup kapıyı açınca harika bir orman görür ancak çok büyüktür ve kapıdan geçmesi imkansızdır koridorda bulunan iksiri içince küçülür ve dışarı çıkar. Beyaz tavşan sürekli geç kaldığını söyler ve acele etmesini ister. Evet Alice Harikalar Diyarında...
Alice bir büyür bir küçülür ve dengeli bir büyüklüğe ulaşınca ağacın üstünde gülümseyen bir kedi görür. Ve masal devam eder...
Sevgiyle kalın...
🍀🌟🍀muazzam, olağanüstü yazıyorsunuz hocam, minnettarım 👏
YanıtlaSilTeşekkürler🌻
Sil