İKİZ IŞINLAR

Dünyayı kurtarmak gibi bir beklenti içindeyiz ancak dünyamız yanılsamalar ile dolu bir sahnenin parçasıdır sadece. Yanılsamalardan ibaret olan bu kaos ve çatışmalardan kurtulmanın yolu ise içe dönmekle mümkündür. Devrim peşinde koşuyoruz ancak dünyamız içsel evrimle kurtulabilir, dışsal devrimle değil... Kurtuluş; bilincin yükselmesi ile gerçekleşir. Boyutlar iç içedir ve her bilinç sıçraması bir üst boyutun kapısını açar. 

Hep birlikte hakikatin ışığı ile hizalanır, ZİHİN - BEDEN - RUH birliğini kurarak sevgiyle titreşebilirsek eski dünya sahnesi kapanır ve yeni dünya sahnesi açılır. Bu bir doğumdur... Yeni dünya yükselen bilinçler ile doğar. Eski dünyayı kurtarmayı, eski anı, olay ve insanlara tutunmayı bırakan yeniye adım atar. 

Öyle bir dönemdeyiz ki saflar arasındaki uçurum gittikçe artıyor. Sevgi ve barışı seçen insanlar elele tutuşmuş dünyayı yükseltirken düşük titreşimli, kaos ve kavgadan beslenen, öfke, kin, düşmanlık ve nefreti körükleyenler 3D bilincine hapsoluyor. Toprak bu yüzden çok hareketli, TOPRAKTAN ARINARAK HERŞEY EVRİLİYOR. BİRLİK ENERJİSİYLE HAREKET EDEN HÜCRELER NEGATİF OLUŞUMLARI YOK EDİYOR. Görev olarak huzuru yaymayı seçenler yeni evreni yapılandırıyor. Eskiye tutunmayı bırakan ve yeni enerjiyi kabul edebilenler hızla yükseliyor. Manada gerçekleşen değişim ve dönüşüm maddeler dünyasında da görünür olmaya başladı, süreç oldukça hızlı bir şekilde ilerliyor. Yükselişi yaşayan ruhlar yeni senaryolarını yazmaya başladı. Bu yazıyı okuyanlar benimle eş titreşimde olduğu için bu bilgiye ulaşıyor. Bilgiye hazır olmayanlar o bilgiyle eşleşmediği için ulaşamaz. Bazılarınız endişeli, kendine güvenemiyor ve eksiğim var mı diye sorguluyor ancak endişe etmeyin burada bulunan herkes geçti, biletler alındı ve uçak kalkmaya hazır. 

Titreşim alanlarının ayrılmasına tanıklık ettiğimiz bu süreçte maddeye sıkı sıkı sarılan ve RUHa sırtını dönerek firavunlaşanlar safını seçiyor. Musa benlik denizinin sembolü olan nehirden mucizevi bir İlahi Yardımla geçerken firavun boğulur. Ben diyerek sıkı sıkı maddeye tutunan ve zihin odaklı yaşayanları zor süreçler bekliyor çünkü mananın erleri yükselişi tetikledi, zihne boyun eğdirdikten sonra zihin ve ruhu, akıl ve kalbi dengeledi. Merkezinde kalmayı başaran ve dosdoğru bir yolda ilerlemeyi başaranlar zicirlerinden kurtuldu ve yolu açtı... 3D Matrix oyunu ikilik üzerine kurgulanır çünkü seçim ve karşıtlıkları deniyimlememiz içindir. Kötüyü bir güç olarak gördüğümüzde enerjimizi akıtarak beslemeye başlarız ve gerçekmiş gibi görünmesini sağlarız. Kutuplar birliğin içindeki bozulmalardır ve dürtülerimizi denetler. 'Ben' diyerek sınırlar çiziyor ve firavunlaşarak kendimize mi hizmet ediyoruz, biz bilinci ile sevgi yayarak bütüne mi? Birliği mi yapılandırıyoruz, ayrılığı mı? İkilik varsa barıştan söz edilemez bu yüzden dünyamızda barışın olabilmesi için varoluşun bütünsel yapısını görmemiz gerekir.

Musa bedenden İsa (MESİH) Bilincine ve oradan da topluma hizmet temasıyla öne çıkan Muhammedi Bilince evrilmek üzere yol alıyoruz. Tüm bilinçler varlığımızda kodludur ve başardığımızda bizde açılır, herşey kendimizden kendimizedir. 

Ayrışmayı ilişkilerimizde, topluluk ve kurumlarımızda da görmeye başladık. Işık arttıkça ayrışma da artıyor. Gölgelere saklananlar bir bir açığa çıkıyor her ruh kendi yolunda yürürken hiç farkında olmadan titreşimiyle gerçekliği şekillendiriyor. Titreşimiyle hazır olanlar birliğin ordularına katılırken ayrışanlar dağıtılıyor. Bütünlük ve sevgiyle titreşenler kutupluluğu (ikilik) eritirken kutupluluğa tutunanlar da son hamlelerini yapıyor. Güç ve kibir ile yol alanları ve çıkarcı davranış sergileyenleri zor zamanlar bekliyor çünkü BEDEL ÖDEME VAKTİ GELDİ.

Kalbini aşkın ateşine açan ikiz ışınlar arındı, şifalandı ve buluştu. Kafa karışıklığı, acı ve zorluğun arttığı bu dönemde anlayış ve şefkatle yürümeye teşvik ediliyoruz. Asıl amacın dış koşulların değişmesi olmadığını içsel varlığımızı dönüştürmek olduğunu tekrarlamak istiyorum. 

Zihin efendi olur, maddeye tutunur ve kalpten koparsa kişi firavunlaşır ancak zihin boyun eğdiği ve ben demekten vazgeçtiğinde kalple senkronize olur ve ruhun müziğine eşlik etmeye başlar. Zihinden çıkış uzun süren bir uykudan uyanmak gibidir...Uyandığımız ve zihinsel matrixden çıkış yaptığımızda; o güne değin değer verdiğimiz şeylerin nasıl boş ve anlamsız olduğunu şaşırarak fark ederiz. Yalnızlaşma ile gelen kozmik hizalanma görevimizi tamamlamak üzere sözleştiğimiz ikiz ışınlarımız ve ruh ailemizle buluşmamızı sağlar. Neşe ve coşkunun eşlik ettiği bir hisle eve döndüğümüzü ve ruh ailemizle buluştuğumuzu derinden hissederiz. 

Hatırlamak üzere bir yolculuk başlar; ilahi plana hizmet etmek üzere bir araya geliriz, kimimiz yazar, kimimiz destekler ve yönlendirir, kimimiz sorduğu sorular ile açılımlar sağlar. Bu aşamada ikiz ışınlarımız bizi koşulsuz şartsız destekler, isim vermeyeceğim onlar kendini biliyor😍

Zihnimizin bulduğu çözümler geçicidir ve aynı ders farklı bir şekilde karşımıza çıkar. Yani ders biz öğrenene kadar devam eder. İç dünyamıza yönelelim ve dış dünyada sergilenen hiç bir oyunun frekansımızı düşürmesine ve bizi korkunun tuzağına çekmesine izin vermeyelim. Zihnimizin eğilimlerini görelim ve her defasında nazikçe şimdiki ana getirerek sevgiye hizalayalım ki yanılsamaları beslemeyelim. Bunu her yaptığımızda gerçekliğimize daha fazla ışık akar ve ayrılık bilinci yerini birlik bilincine bırakır. Karanlıkla savaşmayı bırakmak karanlığın bilincimiz üzerinde güçlenmesini önler. Bakış açımızı nereye odaklarsak o alanın güçlendiğini unutmayalım. Nefret, kin, düşmanlık, öfke gibi bir saldırıya uğradığımızda savaşmak yerine çarpıklığı fark edelim ve o alanı sevgiyle dönüştürelim. 

Aşkla kalın...

YouTube kanalım